Geçtiğimiz günlerde CNN Türk'te Hürriyet Gazetesi Yazarı Ahmet Hakan'ın konuğu oldu CHP'li Muharrem İnce. 

Cumhurbaşkanlığı Seçimleri'nde 51 günlük kampanyası boyunca, 68 vilayette 107 miting yaptığını söyledi. 13 vilayete de hiç gitmedi. Onun pişmanlığını da kendisi vurguladı, 'keşke' dedi. CHP olarak 41 yıl aradan sonra ki, en son Ecevit döneminde en fazla oyu almıştı. 41 yıl sonra ilk kez yüzde 30 barajını aşmanın mutluluğundan bahsetti, "Türkiye'de her 3 seçmenden 1'inin oyunu aldım" dedi. 

Bir de o çok tartışılan 'Apolet Krizi'nden bahsetti. Şöyle dedi: "Apolet tartışmasında yanlış yaptım dedim, ama sonra bunu çok ölçtüm insanlarla. Yanlış mı yaptım diye çok kişiye sordum. Entellektüel kesim yanlış yapmadığımı söyledi. Daha (hafif gülümseyerek) alt gruptaki insanlar ise yanlış yaptığımı söyledi. Yanlış yaptım dedim, ama bugün sorarsan o ölçümü yaptıktan sonra baktığımda pek de yanlış değilmiş."

Şimdi neden kazanamadığının yanıtı aslında bu cümlenin içinde gizli. Ne diyor: "Entellektüel kesim yanlış yapmadığımı söyledi" diyor. Sonra da bu cümleyi kurduğu andaki yüz ifadesi bir anda yerini tebessüme bırakıyor ki, izleyenler de fark edecektir. Orada da şöyle diyor: "Daha alt gruptaki insanlar ise yanlış yaptığımı söyledi."

Şimdi, mesleğim gereği gördüğüm ilk yerde soracağım kendisine. Kim bu daha alt gruptaki insanlar? 

Bakın; her laflarının başında İktidar Partisi'ni insanları ayrıştırmakla suçlarlar değil mi? İnsanları ayrıştırıyor, insanları ötekileştiriyor!..

İnce'ye sormak gerek: "Sizin yaptığınız ne?" 

Entellüktüel kesimler kimler? Alt grup kesimler kimler? Entellektüel dedikleriniz zengin, alt gruplar fakirler mi? Belli ki, insanların bu şekilde ayrışımını yaptığınız, oylarını alamadığınız ve size doğruyu söyleyen o daha alt gruptaki insanlar size işte bu yüzden oy vermedi. O halde? AK Parti neden kazanıyor belli...

Türkiye'de eğer o alt gruptaki insanlar AK Parti'ye ve Recep Tayyip Erdoğan'a oy veriyorsa muhakkak bir bildikleri vardır ve o yüzden oy veriyorlardır. Sayın İnce, hem 'milletle inatlaşmayalım' diyor, hem 'insanları ötekileştirmeyelim' diyor, hem kendisi kavga ediyor, hem kendisi ötekileştiriyor. Son söz olarak şunu söyleyebilirim ki; CHP içerisinde ne Kılıçdaroğlu haklı, ne de İnce. Kendisi Kılıçdaroğlu için, 'Kiracı evi boşaltmadı" diyor ya, bence ev sahibi sizin gibi kiracıyı da istemiyor. En azından sandık böyle diyor...