Amerikan Doları'nın 14, Euro'nun 16 TL sınırlarını zorlamasıyla başlayan kur artışıyla birlikte gelen zamlar, Türk kahvesini de etkiledi.

Ordu'da kahveye gelen zammın ardından 100 gramlık paketi 20 TL'den satışa sunulurken, 500 gramlık paketi 100, 1000 gramlık paketi ise 200 TL'ye yükseldi. Yine Ordu'da bazı cafe türü mekanlarda satılan 1 fincan kahve de 15 TL'den 20 TL'ye yükseldi. 

TÜRK KAHVESİNİN TARİHİ 

UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'nde yer alan Türk Kahvesi, ilk kez Osmanlı İmparatorluğu'nun 10'uncu padişahı ve 89'uncu İslam Halifesi Kanuni Sultan Süleyman (1.Süleyman) döneminde 1543 yılında Yemen Valisi Özdemir Paşa, Suriye ve Mısırlı tüccarlar tarafından lezzeti ve kokusuna hayran kaldığı için Osmanlı Payitaht'ına yani İstanbul'a getirilmesiyle keşfedildi.

Siyah çekirdekler halinde getirilen kahve, zamanla ezilerek odun ateşinde güğüm veya cezvelerde pişirilmesiyle nam salmıştır. Sultan Süleyman Han'ın  nikâhlı eşi Hürrem Sultan tarafından da ilk kez sarayda odun kömürü ateşinde cezvede pişirilerek içildiği varsayılmaktadır. Osmanlı mutfağında Yemen'den gelen çiğ kahve çekirdekleri önce tavalarda kavruluyor, sonra dibeklerde dövülerek ince toz haline getiriliyor, cezvelerde pişirilmek suretiyle içiliyor ve en itibarlı dostlara büyük bir özenle ikram ediliyordu. Osmanlı Sarayı'na Sultan Süleyman Han'ın 1542'de sefer hazırlığı için gittiği Edirne Sarayı'nda konaklarken Macar Seferi öncesi girdiği varsayılıyor. 

Türk kültürüne o kadar yerleşmiştir ki, nasıl ki İngilizlerin çay saati varsa Türklerde de kahve zamanı oluşmaya başlamıştır. 

Hafif kavrulmuş Türk kahvesinde 50, orta kavrulmuş kahvede 59 ve çok kavrulmuş kahvede 65 farklı tat ve koku maddesi bulunmaktadır. Ayrıca hafif kavrulmuş kahvede ekşi, tatlı, meyvemsi özellikler bulunurken orta kavrulmuşta kavrulmuş, baharatımsı, odunumsu, meyvemsi ve tütünümsü özellikler, çok kavrulmuşta ise kavrulmuş, acı, baharatımsı, odunumsu ve toprağımsı tat ve koku bulunmaktadır. 

Arap veya Güney Amerika kökenli kahvelerin 'Türk Kahvesi' adını alması, Osmanlı Sarayı ve günümüzdeki şekliyle pişirilme yönteminden kaynaklanmaktadır. 

Editör: TE Bilisim