AK Parti Ordu Milletvekili Adayı Mustafa Hamarat, Altınordu'da seçmenle buluştu. Gazetecilere açıklamalarda bulunan Hamarat, Büyüt Türkiye ve 14 Mayıs vurgusu yaparak "Çok dikkatli bir şekilde oy kullanmamız ve oyları arttırmamız gerekiyor" dedi.
Partisinin Altınordu İlçe Başkanlığı'nda partililerle buluştuktan sonra Ordu'daki sanayi kuruluşlarını ziyaret eden Hamarat, "Türkiye araba yapan, uçak yapan, kendi silah sanayini kendisi yapan, başkasının tahakkümüne girmeyen bir ülke olarak yoluna devam etsin istiyoruz. Çocumlarımız, geleceğimiz böyle bir ülkede yaşamak istiyor. Sömürülmek istemiyoruz, özgürlüğümüzü kaybetmek istemiyoruz. 20 yıl önce bu işlere başladığımızda maalesef ülkemizi bölmek üzereydiler. Sizlerin desteğiyle, sizlerin duasıyla onu engelledik" ifadelerini kullandı.
"BÜYÜK TÜRKİYE'NİN AREFESİNDEYİZ"
Hamarat, bugünün Türkiye'sinin kimseden izin almadan kendi yolunu kendi çizen, kendi gündemini kendi belirleyen bir aktör olduğunu belirterek şu şekilde konuştu:
"Büyük Türkiye hayallerimizi gerçekleştirmenin tam arefesindeyiz. Tam eşiği geçmek üzereyiz. Önümüzdeki yüzyıl Türkiye yüzyılı olsun istiyoruz. Türk Dünyası ile irtibatlarımızı sıkılaştırdık. Türk Devletleri Birliği oluştu, oluşmak üzere, daha da gelişmek üzere. Bütün İslam alemiyle irtibatlarımızı sıkılaştırdık ve Dünya'ya da şunu kabul ettirdik. Türkiye artık kendi yolunu kendi çiziyor. Kendi gündemini kendi belirliyor. Kimseden izin istemiyor. Bunu devam ettirip bütün bu çalışmaları en güzel sonuca bağlayıp, Dünya'ya da mal satan, araba satan, uçak satan bir ülke olsun istiyoruz. Biz az gelişmişliği kabul etmiyoruz, gelişmekte olan bir ülke falan diye oyalanmak istemiyoruz. Bir gelişmiş ülke olmak istiyoruz. Bu başarı hikayesinin zirvesindeyiz tam. Bu zirvede bizi kimse engellemesin diye çok dikkatli bir şekilde oy kullanmamız gerekiyor ve oyları arttırmamız gerekiyor. Yaptığımız işler var. Bitirmeye çalıştığımız işler var. Yeni düşündüğümüz işler var. Yeni hayallerimiz var. Bizi gerçekten milletimiz başka partilerle karıştırmıyor. Onlardan ayrı tutuyorlar. Bizi eleştirirken bile farklı eleştiriyorlar. Biz zaten sizi sevdiğimiz için eleştiriyoruz diyorlar. Bu da bize gerçek anlamda mutluluk katıyor."
