41. Muhtarlar Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin ve milletin geleceğine göz diken hiç kimseye acınmayacağını vurgulayarak, "Özgürlüğünü kaybedip de izzetini, onurunu ve haysiyetini muhafaza etmiş hangi millet var? Hiç kimse Türk milletini böyle bir duruma düşüremeyecek. Milletimize sözümüz var: Gerekirse baş vereceğiz, ama asla baş eğmeyeceğiz. Ülkemizin içinden geçtiği kritik süreçte, herkesin siyaset ve partiler üstü hareket etmesi, millî bir duruş sergilemesi gerekiyor" dedi.

İlki 27 Ocak 2015 tarihinde  gerçekleştirilen Muhtarlar Toplantısının 41'incisi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ardahan, Bayburt, Bolu, Bursa, Erzurum, Gaziantep, Kayseri, Niğde, Osmaniye, Sinop, Şırnak, Trabzon, Uşak, Yozgat ve Zonguldak illerinden gelen muhtarlara hitap etti. 

"TÜRKİYE'NİN KAYBEDECEK TEK BİR DAKİKASI YOK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin kaybedecek tek bir dakikası, tek bir günü yoktur. Geçmişte, kimi zaman hantallıktan, kimi zaman çekişmelerden, kimi zaman iş bilmezlikten çok zaman kaybettik. Son 15 yılda ülkemiz her alanda ciddi bir derlenme, toparlanma, büyüme, gelişme kaydetti. Şimdi bunu, çok daha büyük reformlarla taçlandırma zamanıdır" şeklinde konuştu.

"FETÖ İHANET ÇETESİYLE BİRLİKTE HAREKET EDENLER HESAP VERECEK"

Meydanlarda FETÖ'nün illegal bir örgüt olduğunu ilan ettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kimse bahane uydurmasın; 'çocuklarınızı bunların okullarından alın, bunların bankasında-bankalarında paralarınız varsa paralarınızı alın' dedim. Sanki biz bunları dememişiz gibi, arabasını satıp o bankaya yatıran, evini satıp o bankaya yatıran; elinde, yastığının altında ne var ne yok oraya götürüp yatıranlar vardı. Hemen her fırsatta örgütün karanlık ve kalleş yüzünü anlatmış, devlet içinde yuvalanan paralel bir çete olduklarını dile getirmiştim. Çağrımıza uyarak örgütle iltisak ve irtibatını kesenler, bugün hayatlarını sıkıntısız bir şekilde sürdürüyorlar. Ancak, ikazımıza ve yaşanan onca hadiseye rağmen, FETÖ ihanet çetesiyle birlikte hareket edenler, elbette bunun hesabını vermek durumundadır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: "Biz bu ülkeyi, bu milleti 1 dolara satan, çukur eylemleriyle bölmeye çalışan şerefsizlerin emir aldıkları yerlere boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. FETÖ'süyle, PKK'sıyla, diğer terör örgütleriyle bu ülkenin, bu milletin geleceğine göz diken hiç kimseye acıyamayız. Biliyoruz ki, aksi takdirde, kendimiz acınacak duruma düşeriz. Biliyoruz ki o şehadet makamında olanlar bizi affetmez Şöyle kafamızı kaldırıp çevremize bir bakalım. Özgürlüğünü kaybedip de izzetini, onurunu, haysiyetini muhafaza etmiş hangi millet var? Hiç kimse Türk milletini böyle bir duruma Allah'ın izniyle düşüremeyecek. Milletimize sözümüz var: Gerekirse baş vereceğiz, ama asla baş eğmeyeceğiz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında birlik ve beraberliğe olan ihtiyaca vurgu yaptı. Türkiye'nin içinden geçtiği kritik süreçte, herkesin siyaset ve partiler üstü hareket etmesi ve millî bir duruş sergilemesi gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan "Türkiye, böylesine büyük badirelerle boğuşurken, yanımızda yer alan, desteğini bizden esirgemeyen herkese teşekkür ediyorum" dedi.

"2019 BÜYÜK BİR İMTİHAN"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki günlerde kendisiyle ilgili sözleri kamuoyuna yansıyan ana muhalefet partisi vekili ile ilgili olarak da şunları söyledi: "Şahsımı faşist ve diktatörlükle tavsif eden bu zihniyeti ben halkıma özellikle havale ediyorum. Eğer bu ülkede şahsım veya bir diktatörlük olsaydı, sen kalkıp da ne Tekirdağ'ın meydanında öyle konuşabilirdin, adamı alır götürürlerdi, hiç şakası yok. Diktatörlüğün olduğu bir yerde sen öyle konuşamazsın. Ne senin genel başkanın öyle konuşabilir, ne de sen öyle konuşabilirdin. Gerçek manada bir demokrasinin olduğu Türkiye'de bunları bu kadar rahat konuşabiliyorlar. Ama demek ki bunlara bu gömlek çok geniş geldi. Onun için 2019 büyük bir imtihan. Ben inanıyorum ki, 2019 Mart ve Kasım seçimlerinde halkım bunlara gereken dersi gerektiği şekilde verecektir."
Editör: TE Bilisim