AK Parti Ordu İl Başkanlığı'nın 6'ncı Olağan Kongresi'ne katılmak için Ordu'ya gelen Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, onbinlerce Ordulu tarafından büyük bir coşkuyla karşılandı. En son geçen sene Ordu'ya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kez 1 yıl aradan sonra AK Parti Ordu İl Başkanlığı'nın 6'ncı Olağan Kongresi'ne katılmak üzere geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ordu ziyaretlerine bakıldığında 2002 yılından bugüne kadar hemen hemen her yıl Ordu'ya geldiği görülüyor.

Durugöl Spor Salonu'nda sağanak yağışa rağmen onbinlerce Ordulu tarafından "İşte Ordu işte komutan" sloganlarıyla karşılanan Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, olumsuz hava koşulları nedeniyle yaklaşık 3 saat gecikmeli Ordu'ya geldi. Gecikme nedeniyle Ordululardan özür dileyen Erdoğan, "Kusura bakmayın, elimizde olmayan sebeplerle gecikmeli olarak huzurunuza geldik. Zira, hep söylüyoruz ya, kaderin üstünde bir kader vardır. İstediğiniz kadar planınızı yapın, ama sizin planınız çalışmıyor. Hakim plan çalışıyor. Şimdi de öyle oldu ve gerçekten çok sert hava koşulları sebebiyle uçağımız buraya yaklaştı, pilotlarımız tekrar ya Trabzon, ya Samsun. Tekrar gidelim Samsun'a. Bir taraftan karadan gelmeyi düşündük, fakat karadan da 150 km. var, bayağı uzatacak. En sonunda döndük ve helikopterle geldik. Hakkınızı helal edin, ama aslolan sizlerle buluşmaktı, elhamdulillah buluştuk" diye konuştu.
"ERDOĞAN'DAN ORDU'NUN 4 İLÇESİNE BÜYÜK TEŞEKKÜR"

Sözleri sık sık "Ordu seninle gurur duyuyor" sloganlarıyla kesilen Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında Ordu'nun 4 ilçesine kendilerine verdikleri destekten ötürü teşekkür ederek, "Özellikle, Türkiye'de ilk 100'e giren Çaybaşı, Korgan, Çatalpınar ve Kumru ilçelerimize en kalbi şükranlarımı sunuyorum. Rabbim her birinizden razı olsun. Rabbim yol arkadaşlığımızı daim eylesin. Şimdi, önümüzde 2019 seçimleri var.    

"DÜNYA'YI ŞAŞIRTACAĞIZ"

Türkiye 2019'da siyasi tarihinin en önemli, en kritik 2 seçimine sahne olacak. Önce Mart ayında biliyorsunuz, mahalli idareler, yerel seçim yapacağız. Ardından Kasım ayında milletvekilliği, ve Cumhurbaşkanlığı seçimi yapacağız. 2019'daki bu seçim maratonunda da bayrağı açık ara göğüslemenizi sizden özellikle istiyorum. Tüm Dünya sizi izliyor, sizi merak ediyor. Bunlar ne yapacak. Evvel Allah Mart'ta da, Kasım'da da dünyayı şaşırtacak neticeleri sandıktan alacağız" diye konuştu. 

"ORDULULARA MÜNBİÇ MESAJI"

Bu sırada salondaki partililerin "Reis bizi Münbiç'e götür" sloganına Erdoğan, "Bunları komuta kadrosuyla görüşerek, istişare ederek yapıyoruz. Ayaküstü yaparsak olmaz. Değerlendirmelerimizi yapıyoruz, diyorum ki 'Münbiç'e ihtiyaç var mı, yok mu?' Eğer 'var' derlerse önce ben, sonra sizleri yanıma alıp beraber gideceğiz. Çünkü beraber yürüdük biz bu yollarda. Beraber ıslandık yağan yağmurda. Şimdi dinlediğim tüm şarkılarda bana her şey Ordu'yu hatırlatıyor. Böyle yürüyeceğiz." karşılığını verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Biz dostlarımıza güven, hasımlarımıza çekidüzen verecek bir neticeye bu seçimlerde ulaşmak mecburiyetindeyiz. Çünkü her iki seçimde elde edeceğimiz başarıyla o hani eski Türkiye defteri vardı ya o defteri kapatacak artık tamamen geleceğe odaklanacağız. Böylece 2023 hedeflerimize ulaşma yolunda önümüzdeki bu iki imtihanı başarıyla vermek durumundayız. Ardından bir başka şey geliyor, Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak için bütün gücümüzü seferber edeceğiz. Biz ilk 10'a girmeye hazırız. İnancımız var, imanımız var. Ordu'yu bu süreçte de çok önemli görevler bekliyor. Ülkemiz ve geleceğimiz adına sizlerin tekrar inisiyatif alması gerekiyor. Sizlerden büyük ve güçlü Türkiye'nin kuruluşuna omuz vermenizi istiyorum."

Orduluların ülke ve gelecek adına tekrar inisiyatif almaları gerektiğini belirten Erdoğan, "Sizlerden büyük ve güçlü Türkiye'nin kuruluşuna omuz vermenizi istiyorum. Ordu'dan bu sefer yüzde 62'nin de üzerinde, şöyle tarihe geçecek rekor düzeyde bir oy oranı bekliyorum." diye konuştu.

Teşkilat üyelerine, kadın delegelere ve gençlik kollarına "2019'da sandıkları patlatmaya hazır mıyız?", "2019 için kapı kapı dolaşarak AK Parti'yi yüreklere dokumaya var mıyız?", "2019 için durmadan, dinlenmeden lise çağından üniversitelere tüm genç arkadaşlarınızı kucaklamaya, onlara 15 yıldır neler yaptığımızı anlatmak için koşturmaya hazır mıyız?", "2019'da Ordu'da rekor kırıyor muyuz?" diye soran Erdoğan, coşkulu kalabalığın "Evet" yanıtı üzerine "Maşallah, Ordu'ya da bu yakışır." dedi. İl kongresi vesilesiyle şehri 2019 sürecine taşıyacak kadroları belirlediklerini ifade eden Erdoğan, kongrenin hayırlara vesile olmasını diledi.

Erdoğan, kuruluşundan bugüne kadar AK Parti Ordu teşkilatlarında görev alan herkese teşekkür ederek hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi. Erdoğan, bugün görevi devredenlere minnettarlığını ifade ederken yeni göreve başlayacaklara başarı dileklerini iletti. AK Parti teşkilatlarının tempolarını artırarak şimdiden 2019 seçimlerine hazırlanacağına inandığını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2019'un şimdiden birilerinin uykularını kaçırdığını görebiliyoruz. Zaman geçtikçe, süre yaklaştıkça 2019'u gölgelemek için şimdiden kirli senaryoların devreye alındığına şahit oluyoruz. Bugüne kadar sırtlarını darbecilere, marjinal örgütlere dayayanlar, daha ülke seçim sathı mailine dahi girmemişken millet iradesini baskı altına almaya çalışıyorlar. Önümüzde seçimlere en az bir sene olmasına rağmen anamuhalefet partisinin milletvekilleri sandıkta hile yapılacağından bahsediyorlar. Ülkemiz terör örgütlerine karşı tarihinin en çetin mücadelesini verirken bakıyorsunuz anamuhalefet seçimleri boykot etmeyi konuşuyor. Bakıyorsunuz, 'Biz seçimleri boykot edelim.' hatta hatta 'Afrin'e niye giriyoruz?' diyorlar. Milletimiz istikbali adına kritik kararların arifesindeyken anamuhalefetin vekilleri hileyle yatıp hileyle kalkıyorlar. Allah aşkına böyle müflis, böyle ucuz bir siyaset tarzı olur mu?"
"ANAMUHALEFET PARTİSİNİN GÖREVİ SANDIĞA PUSU KURMAK MIDIR?"

"Türkiye'de anamuhalefet partisinin görevi sandığa pusu kurmak mıdır?" diye soran Erdoğan, şunları söyledi:

"Türkiye gibi demokrasisi güçlü, seçim sistemi şeffaf bir ülkeye hem de bu ülkenin anamuhalefet partisi tarafından böyle bir iftira atması yakışır mı? Sandık namustur anlayışıyla hareket eden, 15 Temmuz'da olduğu gibi gerekirse iradesine sahip çıkmak için tanklara, uçaklara, ölüm kusan namlulara meydan okuyan bu aziz millete böyle bir itham yapılır mı? Hadi Allah'tan korkmuyorsunuz, yarın kapısını oy için çalacağınız milletten de mi utanmıyorsunuz? Yaptığınız bu tartışmaların 81 milyona hakaret olduğunu, bu milletin aklını, iradesini, irfanını hafife almak olduğunu sizler bilmiyor musunuz? Atalarımız ne güzel söylemiş: 'Eğri ağacın, doğru gölgesi olmaz.' Bizim anamuhalefet partisinden de maalesef bu ülkenin hayrına, milletimizin faydasına hiçbir şey sadır olmadı. Şimdiye kadar onlarca seçime girdiler, hepsinde yenildiler ama bir türlü akıllarını başlarına toplamadılar.

Milletimizin bunlara vermek istediği dersi hiçbir zaman kavramadılar. Bir kez olsun 'Biz nerede yanlış yaptık?' sorusunu kendilerine sorma eylem ve cesaretini göstermediler. Bunu yapmak yerine bir ara bunlar 'Stockholm sendromu' gibi ifadelerle kendi hezimetlerinden dolayı milletimizi suçlamaya kalkıştılar. Bugün de aynısını yapıyorlar. Şimdiden yenilgilerine, beceriksizliklerine bahane arıyorlar. Cumhur İttifakı'nın milletimizin nezdinde sahiplenildiğini gördükçe kendi itibarsızlıklarını örtmek için sandığı itibarsız hale getirmeye çalışıyorlar. Kedi uzanamadığı ciğere murdar dermiş. Anamuhalefet partisi de maalesef bu bencil tavırlarıyla demokrasimize ve milli iradeye murdar muamelesi yapıyor.

Bunun adı asla siyaset değildir. Muhalefet yapmak hiç değildir. Ülkemizde vesayet ve darbe dönemleri dışında siyaset hiçir zaman bu şekilde ayağa düşürülmemiştir."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP'nin, tek parti döneminde senelerce Türk demokrasisine açık oy-gizli tasnif utancını yaşattığını kaydederek "Düşünebiliyor musunuz, bu ülkede yıllarca millet oylarını CHP'lilerden oluşan sandık kurulu önünde ve jandarma nezaretinde açık olarak kullanmaya zorlanmış, sayımlar da kapalı kapılar artında gerçekleşmiştir. Gençler bunları biliyor musunuz, bunlardan haberiniz var mı? Bunlar çok önemli. Bunlar oylamayı açık yaptırdılar, sayımını gizli. Niye CHP'ye oradan ciddi olarak oy kaydıracaklar." diye konuştu.

Geçmişte kaymakamların CHP'nin ilçe başkanı, valilerin ise il başkanı olduğunu hatırlatan Erdoğan, CHP'nin demokrasiyle yakından uzaktan alakası olmadığını belirtti. Özellikle 1946 seçimlerinin tarihe hileli seçim olarak geçtiğini hatırlatan Erdoğan, O dönemde CHP'nin Demokrat Parti'nin yeterince örgütlenmesine fırsat bırakmamak için genel seçimleri bir yıl önceye aldığını anlattı.

1946'daki seçimleri ve bu seçimlerde yaşanan hileleri İnönü'nün damadı Metin Toker'in anlattığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

"Demokrat Parti, sadece 351 adayla seçime giriyordu ki, hiçbir hile, hiçbir mazbata değişikliği, hiçbir tesir yapılmasa ve iktidar istisnasız her yerde kaybetse bile CHP'nin Meclis'te 114 sandalyesi otomatik şekilde olacaktı. Hale bak. Kazananın baştan belli olduğu, sandığın ise milli irade gasbının aracı haline getirildiği sözde bir seçim yaşandı, hale bak. Her ne kadar seçimin resmi galibi CHP olsa da seçimin gerçek galibi Demokrat Parti'ydi. Seçim sürecinde millete uygulanan baskı, yıldırma, eziyet ile sandıkta yaşanan yolsuzluklar, CHP'ye 4 yıl daha iktidar yolu açtı ama unutmayın; gecenin hükmü, güneş doğana kadardır."
"SİYASET BU ÜLKEDE HİÇBİR ZAMAN BU DENLİ AYAĞA DÜŞÜRÜLMEMİŞTİR"

Salondakilerin "Vur vur inlesin CHP dinlesin" sloganları üzerine Erdoğan, "Nasıl dinleyecek, kulağı var duymuyor. Gözü var, görmüyor. Ağzı var hakkı konuşmuyor. CHP'nin hükmü de tüm baskılara sandıkta yaşanan bütün hırsızlıklara rağmen, ancak dört yıl daha sürebildi. Ne zaman gizli oy, açık sayım sistemi devreye girdi işte o zaman milletimiz CHP'yi sandığa gömdü." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin olağanüstü durumlar dışında CHP'ye bir daha iktidar yüzü göstermediğini belirterek, şunları kaydetti:

"Yolsuzlukla, oy hırsızlığıyla, millet iradesine kurdukları baskılarla adeta bataklığa dönmüş siyasi geçmişleriyle yüzleşmek yerine, bir de utanmadan 2019 seçimlerine kara çalmaya yelteniyorlar. Ahlakı olmayan siyasetin ülkeye de faydası olmaz. İlkesi olmayan, ideali olmayan, hedefi, planı, projesi olmayan siyasetçinin millete de faydası dokunmaz. Kazanmak değil, kaybettirmek için yıkmak, yok etmek için yapılan siyasetin Türkiye düşmanları dışında hiç kimseye bir faydası olmaz. Bu tarz lüzumsuz tartışmalarla anamuhalefet sadece 15 Temmuz gecesi milli iradeye kasteden alçakların yarım bıraktığı işi tamamlama gayesine şu anda hizmet ediyor. Siyaset, bu ülkede hiçbir zaman bu denli ayağa düşürülmemiştir. Türkiye'nin anamuhalefet partisi tarihin hiçbir döneminde böyle zavallı bir anlayışa, böyle çapsız bir kadroya mahkum olmamıştır. Kendi hırslarını, kendi kifayetsizliklerini perdelemek için Türk demokrasisinin altını oymaya çalışanları, elbette bu millet affetmeyecektir ve 2019'da da bunları sandığa gömecektir. Miladını, miadını doldurmuş, terör örgütlerinin oyuncağı olmuş bu siyasi partiye milletimiz 2019'da seçim sandığı önüne geldiğinde inşallah bir kez daha hak ettiği dersi verecektir."
"DIŞLAMAK, ÖTEKİLEŞTİRMEK GİBİ BİR LÜKSÜMÜZ YOK"

Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bizim boş geçirecek tek bir anımız dahi yoktur. Bizim hiçbir vatandaşımızı dışlamak, ötekileştirmek gibi bir lüksümüz de yoktur. AK Parti bir grubun, hizbin veya etnik kökenin değil, milletimizin tamamının partisidir. AK kadro, ülkemizi 2023 hedeflerine, ardından da 2053 ve 2071 vizyonuna taşıyacak yegane siyasi harekettir. Buradaki tüm kardeşlerimin bu şuurla hareket edeceğine inanıyorum. 2019 seçimlerinde Ordu'dan yeni rekorlar, yeni başarılar bekliyorum. Kadın ve gençlik kollarımızdan daha fazla gayret bekliyorum."

"'İNLERİNE GİRECEĞİZ' DEDİK"

Afrin bölgesinde yürütülen Zeytin Dalı Harekatı'na da değinen Erdoğan şöyle konuştu:

"Bu millet, güçlü bir millet. Bu millet, sıradan bir millet değil. Bu millet, her şeyden önce tarihten aldığı o güçle ve imanının kendisine verdiği o güçle; önce Fırat Kalkanı Harekatı'nda, ardından Afrin harekatında gördüğünüz gibi hiç kimseyi dinlemeden yola çıktı ve Fırat Kalkanı Harekatı'nda destan yazdı. Afrin'de de söyledik, dinlemediler. Gittiler terör örgütleriyle iş birliği yaptılar, PYD ile YPG ile yaptılar. Hala PYD ve YPG'nin PKK'nın yan kuruluşu olduğunu kabul etmeyecek kadar dünya siyasetini takip etmiyorlar. Kendilerine bunu anlatıyoruz, söylüyoruz, anlamıyorlar. Kusura bakmayın, o zaman biz de gireriz. Girdik mi Afrin'e? Şu an itibarıyla Afrin'de etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3740 oldu. Ama baştan söyledik. 'İnlerine gireceğiz' dedik. Cudi'de, Gabar'da, Tendürek'te, Bestlerderesi'nde girdik. 'Onlar kaçacak biz kovalayacağız' dedik. Nitekim onlar kaçtı, biz kovaladık. Hem de öyle kaçtılar ki en sonunda Suriye'ye kaçtılar. Orada da kovaladık."

"SANA PYD/YPG SELAM DURACAK"

Türkiye'nin dostlarının bu teröristlere güvendiğini, Türkiye ile iş birliği yapmadıklarını belirten Erdoğan, şu ifadelere yer verdi:

"Ne tür tüneller yapmışlar gördünüz değil mi? Onları o tünellere gömdük. Onlar Güneydoğu'da da yine kanallar açmışlardı, evler arasında tüneller açmışlardı. Onları, oralarda da biz aynı şekilde yine gömdük. Bundan sonra da gömeriz. Niye? Zulme rıza zulümdür... Hiçbir zaman biz zalimlerin yanında yer almadık, bundan sonra da almayacağız. Onun için dostlarımıza diyoruz ki, 'Gelin, bizimle beraber olun. Yanlış yapmayın.' Şu anda hamdolsun tam yetmese de biz kendi silahlarımızı büyük ölçüde üretir hale geldik. Bu silahlarımızla beraber de hamdolsun, bu mücadeleyi Mehmetçiğimiz dağ taş demeden, kar kış demeden sürdürüyor. Gençliğimizde söylerdik, 'Kar, bora, fırtına sükun bulacak.' şimdi diyorum ki, 'Sana PYD/YPG selam duracak.' Şimdi buraya geldik. Hamdolsun bugünleri gördük. Rabbim daha iyi günler gösterecek. Yeter ki benim milletim böyle dursun."

"Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" vurgusu da yapan Erdoğan, "Vatanımızı böldürtmeyeceğiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden başka devletimiz yok. Yok paralel devlet, yok şu devlet... Neredesin? Pensilvanya'da. Neredesin? Batı'da. Niye kaçtın? Burada dursaydın. Hukuk içerisinde bunlara gereken dersi vermeye de devam edeceğiz. Kaçan kaçtı, kovalayacağız. Bazılarını teslim ediyorlar, alacağız." şeklinde konuştu.

"Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız." diyen Erdoğan, AK Parti Ordu teşkilatından, 2019 seçimlerini kazanmak için de söz istedi.
Editör: TE Bilisim