İSTANBUL - Fetih'in değişim ve dönüşüm anlamını taşıdığını söyleyen Erdoğan, "Fetih, ülkesi, milleti ve tüm insanlık için sürekli en iyiyi, en ideali aramaktır" dedi.
"İŞTE BU GEZİ'CİLER VAR YA BU GEZİ'CİLER..."

Gezi Parkı eylemlerinin yıldönümü nedeniyle oldukça sert konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı eylemlerine katılanlardan, "Fikri, düşüncesi olmayanlardır" diye bahsetti. İşte Erdoğan'ın konuşmalarından satır araları...

"Ne kadar birikimli, ne kadar donanımlı gençler olursanız, şiddet, münakaşa, çatışma, kendisine yaşam imkanı bulamayacaklar. Unutmayın fikrin bittiği yerde şiddet başlar. Düşüncenin yetersiz kaldığı, fikirlerin konuşulamadığı yerde silahlar, taşlar, sopalar konuşur. İşte bu Gezi'ciler var ya, bu Gezi'ciler, onlar fikri olmayanlardır. Onlar düşüncesi olmayanlardır. Onlar dikili bir ağacı olmayanlardır. İştez siz öylae bir gençlik olmayacaksınız. Siz kalemle konuşacaksınız. Siz bilgisayarlarınızla konuşacaksınız. Tarihinizden, kültürünüzden aldığınız o güçle konuşacaksınız. Onunla yazacaksınız. Onun için size çok güveniyorum. Ailesinden iyi bir eğitim almayan öyle nesiller var ki, ne yazık ki kandırılmaya çok müsait oldular. Okullarında iyi eğitim alamayan gençler istismara açık nesiller oldu." 

"Kendi öz medeniyetinden, kendi milli ve manevi değerlerinden uzaklaştırılmış gençler, uyuşturucuya, eli kanlı silahlı terör örgütlerine, işte bakın Diyarbakır'da gördünüz değil mi? 23 Nisan'da yavruylar dağa kaçırıldı. Ne diyordu anneler? O malum BDP'nin temsilcilerine sizin evlatlarınız Amerika'da, İngiltere'de okuyor bizim evlatlarımızı dağa kaçırıyorsunuz diyorlardı. Çok anlamlı bu. Kendi evlatları dağda değil, Amerika'da, İngiltere'de ama o ağlayan annelerin babaların evlatları malesef dağa kaçırılıyor. Niye? Çünkü bunlarda milli ve manevi değerler yok. Bundan uzaklaşmışlar. Uzaklaştırılmışlar. Kardeşlerim, uyuşturucu, eli kanlı, molotof kokteyl, bunlarla birlikte her türlü ahlaksızlık var."

"1 YIL ÖNCE BUNUN PROVASINI YAPTILAR"

"İşte cemaat görüntüsü altında ne yazık ki kan emici istismar yapılanmaları da malesef açık oldular. Terör örgütleri, istismarcı örgütler, silah ve uyuşturucu baronları, madden ve manen zayıf gençler üzerinden kirli emellerini gerçekleştirmek isterler. İşte size tarihimize, medeniyetimize, millet ve vatan şuuruna sahip çıkarak bu istismarcı çevrelerin tuzağından uzak kalmalısınız. 1 yıl önce bunun provasını İstanbul'da yaptılar. Büyük Türkiye'yi durdurmak için gençleri kullandılar. Türkiye ekonomisine zarar vermek için gençleri kullandılar. Türkiye'nin yurt dışındaki imajını sarsmak için sokaklarda gençleri kullandılar."

"GENÇLER ÜZERİNDEN TÜRKİYE'YE TUZAK KURMAK İSTEDİLER"

"Çözüm Süreci'ni sabote etmek, birliğimizi, huzurumuzu, kardeşliğimizi tehdit etmek için gençlerimizi kullandılar. Kadıköy'ün duvarlarında ne yazıyordu biliyor musunuz? Zulüm 1453'te başladı. Bunu yazan köksüz ve hain bir zihniyetin karanlık hedefleri için kullanılan gençlerdir. O gençlere Ankara'da Türkiye Cumhuriyeti bayrağını dahi yaktırdılar. Silahlı örgütler, köksüz yapılanmalar, maşalar ve taşeronlar Türkiye'nin aydınlık istikbalini karartmak için malesef gençleri sokağa döktüler. Tahrik ettiler. Gençlerin üzerinden Türkiye'ye tuzak kurmak istediler. Mısır'daki gençleri de tahrik ettiler. Ülkeyi ne hale getirdiklerini görüyorsunuz. Esma'mızı böyle şehit ettiler. Ukrayna'da gençleri istismar ederek sokağa döktüler. Türkiyemizde bunu başaramadılar ve başaramayacaklar. Çünkü Türkiye'de 1453'e sahip çıkan bir gençlik var. Türkiye'de 1071'e sahip çıkan bir gençlik var. Türkiye'de bayrağına aşık, vatanına aşık, istiklaline ve istikbaline aşık bir gençlik var. İşte o gençliğin sabrı, tahammülü, dirayeti, 1 yıl önceki o tuzağı bozdu, dağıttı, darmadağın etti." 

"ARTİST GÖRÜNÜMÜNDE, SANATÇI GÖRÜNÜMÜNDE BİR TAKIM MÜSVEDDELER"

"Bugünlerde aynı tuzağı yeniden canlandırmak istiyorlar. Türkiye'ye yeni ölümler, yeni acılar yaşatma heveslileri bir kez daha sahneye çıkmak istiyorlar. Artist görünümünde, sanatçı görünümünde bir takım müsveddeler, yeni yıkımlar, yeni acılar, yeni ölümler yaşansın diye isyan çağrıları yapıyorlar ama bu gençlik bu çağrılara asla kulak asmayacak. Bu gençlik, bayrağının tekrar yakılmasına asla izin vermeyecek. Bu gençlik büyük Türkiye'ye yönelik bu alçakça saldırılara inanıyorum ki boyun eğmeyecek ama bu ülkenin gençliği onlar gibi sokağa çıkmayacak. Eline taş, sapan, molotof, silah almayacak. Siz kitaplarınızla bu ülkeye sahip çıkacaksınız. Siz, sizlere dağıttığımız bilgisayarlarla, tabletlerle okuyarak, öğrenerek, anlayarak, kendinizi iyi yetiştirerek istiklalimize sahip çıkacaksınız. Siz tahriklere gelmeyeceksiniz. Çatışma senaryolarına boyun eğmeyecek, inşallah tüm o tuzakları birkez daha boşuna çıkaracaksınız. Onlar ayırmaya, bölmeye çalışsa da, siz birleştirmenin mücadelesini vereceksiniz. Onlar şiddet dese de, siz fikirlerinizle cevap vereceksiniz. ONlar kendileri dışındaki herkese, herşeyi aşağılayarak baksa da siz yaradılanı yaradandan ötürü severiz diyerek bu yola devam edeceksiniz."

"PENSİLVANYA'DAKİ ZAT DEDİYSE DOĞRUDUR MANTIĞI MÜSLÜMAN MANTIĞI DEĞİLDİR"

"Cemaat adı altında görüntüsü altında örgütlenen, örgüt hırsını, örgüt çıkarlarını ülkesinin, milletinin, dininin ve diyanetinin üzerinde gören istismarcılara karşı lütfen dikkatli olun. Uyanık olun. Temel kaynakları, temel referansları çarpıtarak, bunları kirli hevesleri için, kirli örgüt çıkarları için hatta ülkelerine ihanet için kullananlara biz fırsat tanımıyoruz. Sizler de fırsat tanımayın. Kuran-ı Kerim'i, Hazreti Peygamberi, alimleri, gönül insanlarını dahi kendilerine vasıta edecek kadar alçalanlara hiçbir zaman imkan tanımayın. Sahte peygamberlere, sahte şeyhlere, sahte hocalara asla inanmayın, prim vermeyin. Unutmayın, bize Allah'ımız yeter. Unutmayın, bize Peygamberimiz yeter. Unutmayın bize kitabımız Kuran-ı Kerim yeter. Başka kaynak aramaya gerek yok. bize bu kaynak yeter. Pensilvanya'daki zat dediyse doğrudur diyen mantık bir müslümanın mantığı değildir. Zira, sevgililer sevgilisi Peygamber dediyse doğrudur. Onun dışındaki hikayedir. Kimse bizi bu oyunlarla aldatmasın ve malesef böyle aldattılar. Ubudiyet, Uluhiyet denilen bu itikadi kavramlara dikkat ederseniz bunlar girmiyor. Niye bu kavramlara girmiyorsunuz? Girin bu kavramlara. Çünkü bu kavramlara girdikleri zaman orada boğulacaklar, bunu görüyorlar. Zira yaptıkları bu ama sizin ilminiz ve ferasetiniz inşallah bu oyunları bozacaktır. Ülkesine ihanet eden hainleri, vatanseverlerden ayırın." 

"GENÇLERE İNTERNET UYARISI"

"Modern iletişim imkanlarını, bilgisayarı, interneti muhtemel tehditlerini görerek, buna karşı dikkatli olarak kullanın. Hayatınızı bilgisayar ve internete teslim etmeyin. Gençliğinize ipotek konulmasına müsade etmeyin. Twitter'ın, Facebook'un, Youtube'un esiri asla olmayın. İnternetin getirdiği görsel çılgınlıklara sanal ilişkilere teslim olmayın. İnternet ve bilgisayarın sizin milli ve manevi değerlerinizi örselemesine, vaktinizi, enerjinizi çalmasına özellikle de sizlerin o tertemiz ruhunuzu kirletmesine asla mahal vermeyin. Sizler çok iyi görüyorsunuz. Haber kadar, bilgi kadar internette artık yalan, iftira da çok hızlı yayılabiliyor. Gençlik üzerinde kirli hedefleri olanlar klavye başında insanların hayatlarına kastedebiliyor. Sizlerin de ailelerinizle buna karşı dikkatli olmanızı rica ediyorum."
Editör: TE Bilisim