AKP üreticiyi kale almıyor

ORDU - CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, fındık konusunda son günlerde yaşanan tartışmalara Tv52'de katıldığı ve Akın Çiçek'in sunduğu Ordu Meydanı'nda yanıt verdi. 

"BİR ÖLÜME BİR DE FINDIK FİYATINA ÇARE YOK"

Fındık ve fındık üreticileriyle ilgili yıllardır aynı tartışmanın yapıldığı dile getiren Torun, "Bir ölüme çare yok, bir de fındık fiyatına. Çözülemeyecek bir sorun değil, ama malesef AKP Hükümeti, fındık üreticisini kale almıyor, sorunları dikkate almıyor" diye konuştu.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba'dan göreve gelir gelmez iki kez randevu talebinde bulunduklarını belirten Torun, "İkisinden de yanıt alamadık" ifadelerini kullandı.

Özellikle fındık fiyatlarının serbest piyasa koşullarına terk edildiğini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, "Rekabet Kurulu'yla birlikte bugünkü ve geçmişteki Tarım bakanları hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Rekabet Kurulu fındığı serbest piyasaya bırakmış, ama rekabet koşulları işlemiyor. Rekabet koşullarına göre fiyat belirlenmiyor ve görevini yapmıyor diye suç duyurusunda bulunduk. Sayın bakanlarla ilgili de, üreticiyi sahipsiz bıraktıkları için, üreticiyi Avrupa'daki bir alıcının eline bıraktıkları için aynı şekilde suç duyurusunda bulunduk" diye konuştu.

Tarım Bakanı Fakıbaba'nın fındık konusunda yeteri kadar bilgilendirilmediğini ileri süren Torun, "Sayın Bakanı fındığı yanlı, taraflı anlatmışlar. Anlatırken geçmiş ezberleri anlatarak çözüme yönelik değil, sadece sorunu geçiştirecek bir çözüm önerisinde bulunmuşlar. Görülüyor ki, kendisi bu konuda malesef yeterli bilgiye sahip değil" ifadelerini kullandı.

  

Fındık için yapılan yürüyüşün AK Partili milletvekilleri tarafından haksız bir şekilde eleştirildiğini dile getiren Torun, "Sayın milletvekilimizin lafına gelince, o acizlik sadece. Yani üreticinin o sesini itibarsızlaştırma gayreti. Hele hele yok HDP'ydi, şuydu, buydu, bunlarla, terörle bunu bağdaştırmak içinde bulunduğu durumun çaresizliğini ifade ediyor. Yüreği varsa gelseydi, o da yürüseydi. O da üretici. Madem üretiyiciyim diyor, madem ben diyor fındığı bilirim. Biliyorsun niye sahip çıkmıyorsun?" diye sordu.