Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Başbakanı Angela Dorothea Merkel'in ortak düzenleyeceği basın toplantısı, 'Can Dündar' krizi nedeniyle hem Türkiye'de, hem de Dünya basını tarafından yakın ilgiyle izlendi. Merkel'in 'akreditasyon' açıklamasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın verdiği tam bir bomba oldu ve Alman basını soruyu sordu ancak bu açıklamaları da kabul etti. 

İşte o açıklamalar:

Merkel: "Belli ihtilafların olduğu açıkça ortada. Kendisinin burada basın toplantısına katılmayacağına tamamen kendisi karar vermiştir. Çok net bir şekilde kendi kararıdır ve yine yanlış anlaşılma olmasın diye şunu söylemek istiyorum. Akreditasyon için belli bir hukuki zemin vardır ve burada herhangi bir şekilde iki sınıf bir akreditasyon yoktur. Kimisinin soru sorma hakkı vardır, yoktur diye bir ikiye bölünmüşlük yok. Şimdi bakın çok sayıda gazeteci tabiki burada bulunuyor. Bundan ötürü herkes tek tek soru soramıyor ama eşitlik açısından bu hak tanınmıştır. Onun için bunu burada bu şekilde açıklamak istedim. Can Dündar'ın kendisi burada katılmama kararı vermiştir. Kendisinin durumuyla ilgili Sayın Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve benim arasında farklı görüşlerin olduğunu burada teyit edebilirim."

"5 YIL 10 AY MAHKUMİYETİ VARDIR, AJANDIR"

Erdoğan: "Özellikle bu samimi açıklaması için teşekkür ediyorum. Türk yargısı bırakılması gerekli olanları zaten tutuksuz yargılanmak üzere de olsa bırakmıştır. Hatta hiç ona gerek kalmadan bırakılması gerekeni de bırakmıştır. İsim vermeyeceğim, fakat son söylediğiniz kişiye gelince. Can Dündar'ın bir ajan olduğunu, devletin sırlarını ifşa etme durumunda olan bir kişi olduğunu ve 5 yıl 10 aya mahkum edildiğini herhalde biliyorsunuzdur. 5 yıl 10 aya mahkum olan bir kişi, aradaki bir boşluğu fırsat bilerek, kaçarak Almanya'ya gelmiştir. Şu anda bu kişi Türk yargısına göre bir mahkumdur ve 5 yıl 10 ay mahkumiyeti vardır. Ajandır, devletin sırlarını ifşa etmiştir. Hiç bir ülkede devletlerin sırları ifşa edilmez, ifşa edilmesi suç teşkil eder." 

"BENİM BAŞIMA GELSE BEN VERİRİM, HİÇ BAKMAM"

"Bir diğer konu, biz Almanya ile suçluların iadesi anlaşmasını yapmış bir ülkeyiz. Dolayısıyla bizim böyle bir suçluyu iadesini istemek en doğal hakkımızdır ve biz de böyle bir mahkumiyet kararı kesinleşmiş olan kişinin iadesini istedik. Aynı durum Almanya için de geçerli olabilir. Almanya için de bizde böyle birisi olsa, bir Alman hakikaten burada yargılanmış mahkum olmuşsa, bizden Almanya bunu isteyebilir ve biz de bunu vermek durumundayız. Böyle bir şey benim başıma gelse ben veririm, hiç bakmam. Olayın aslı budur, bunun da doğrusunu bilmemizde fayda var. Teşekkür ederim."      

Editör: TE Bilisim