TBMM'deki Grup Toplantısı'nda konuşan Kılıçdaroğlu 2013 Ağustos'undan bugüne Yatağan termik işçilerinin eylemi olduğunu ama Hükümet'ten hiç kimsenin o işçilerle ilgilenmediğini söyledi. İşte Kılıçdaroğlu'nun sözlerinden satır başları:
"TAŞERON İŞÇİLİK ÇAĞDAŞ KÖLELİKTİR"
"Onlar direniyorlar ama kimse seslerini duymuyor. Onlar çabalıyorlar ama kimse yanlarına gitmiyor. Cumhuriyet Halk Partisi dışında. Ben Muğla'ya gittiğimde onlara uğradım, sorunlarını dinledim. Aylardır Ankara'dalar ama sadece CHP'li vekiller gidiyor. Taşeron işçilik çağdaş köleliktir. Bundan mutlak kurtulunması gerekir diyen tek parti var. O da Cumhuriyet Halk Partisi. Asgari ücrete mahkum edileceksiniz, grev hakkınız olmayacak, toplu sözleşme hakkınız, iş güvenliğiniz olmayacak, her an işten atılabileceksiniz. Sendikanız olmayacak, derdinizi anlatabilecek bir kişiyi bulamayacaksınız ve bunun adı da çağdaş Türkiye olacak. Olmaz. Taşeron döneminin bitmesi lazım. İçinde bulunduğumuz TBMM binası dahil, bütün kamu kurumlarında taşeron işçi çalıştırılıyor. Hiçbir güvenceleri yok. Bunlara güvence getirme sözünü verdik ama bize biraz mesafeli davrandılar."
"BÜTÜN ÇALIŞANLAR TAŞERON İŞÇİSİ OLACAK"
"Şimdi yeni bir tasarı hazırlanıyor. Sadece siz değil, bütün çalışanlar taşeron işçi olacak. Sendika temsilcilerine sesleniyorum. Siz gerçekten işçinin yanındamısınız? Gerçekten işçinin hakkını mı savunuyorsunuz? Eğer işçinin yanındaysanız doğal olarak sizin adresiniz CHP'dir. Taşeronluğu yaygınlaştıran, Türkiye'yle bela eden 301 işçimizin hayatının kaybolmasına yol açan bu düzeni, bu sistemi savunacak mısınız? Savunmayacak mısınız? Biz ne diyoruz, bu düzen değişmeli. Bu düzeni değiştireceğiz. Hakça, insanca bir düzen kuracağız. Önce üreteciğiz, sonra hakça bölüşeceğiz. Herkes kazanacak. Herkes evine huzur içinde gidecek. Herkesin iş güvencesi olacak. Herkes haksızlığa karşı durabilecek. Biz bunu savunuyoruz."
"EMEĞİNİZİ SATAN SENDİKACILARA GÜVENMEYİN"
"Soma'daki işçi kardeşlerimiz dün yürüdüler. Haklarını arıyorlar. İlk istedikleri daha önce kendilerinin seçtikleri sendika yöneticeleri. Onların istifa etmelerini istediler. Orada eylem yapan büktün işçi kardeşlerimi yürekten kutluyorum. Sizin emeğinizi satan sendikacılara sakın güvenmeyin. Özellikle de taşeron yanında çalışan işçi kardeşlerimin bilmesini isterim. Biz sizin haklarınız için mücadele ediyoruz ama hala gidip de sizin emeğinizi sömüren, sizin emeğinize engel olan bir siyasal partiye destek verirseniz, başınıza daha çok şey gelecek. Hep beraber ağlayacağız. Ağlamak çözüm değil. Soruna çözüm üreteceğiz. Bulduğumuz çözümler bizim çözümlerimiz değil, evrensel çözümler. Fransa'da, Amerika'da, Japonya'da AB'de hangi haklar varsa Türkiye'de aynı haklar olsun."
"ONLARDAN SİZE UMUT YOK, ONLAR KENDİLERİ KÖŞEYİ DÖNMEK İSTİYOR"
"Sizin haklarınızı savunuyoruz, ne bekliyorsunuz sağda solda? Ne bekliyorsunuz? Umut mu bekliyorsunuz? Onlardan size umut yok! Onlar kendileri köşeyi dönmek istiyorlar. Sziin alın terinizi sömürüyorlar. Sorun, Soma'da 301 işçi hayatını kaybetti. Gidin ailelerini sorun bakalım. Birileri şimdi timsah gözyaşı döküyor. Bırakın bunları, güçlü olmanın yeri haklı olmanızda yatmaktadır. Haklıysanız güçlüsünüz. Haklıysanız hiç unutmayın biz sizin yanınızdayız. Eğer siz bütün bunları unutup, yardım gelecek, şu gelecek, bu gelecek, insanlar öldü ne yapalım. Değil arkadaşlar. Ölen kardeşlerinizin mücadelesini yapmak zorundasınız."
Editör: TE Bilisim
