Türkiye'nin organik tarım ve insan hakları konusunda Avrupa'ya örnek olacak çalışmalar yaptığını belirten FİSKOBİRLİK Başkanı Lütfi Bayraktar, 

"Şunu çok iyi biliyoruz ki, Avrupalı fındık alıcıları masa başında pazarlıkta ellerini kuvvetlendirmek için kara propagandalar yapıyorlar. Türk fındığına karşı yapılan bu kara propaganda karşısında siyasetçilerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, fındığımızı anlatma konusunda zayıf kalıyor ve haklı meselemizi anlatamıyoruz" ifadelerini kullandı. 

"DEVLET KENDİ TEKELİNDEN YABANCI ALICIYA BIRAKTI" 

Avrupalı alıcıların yaptığı kara propagandaların fındık fiyatlarının serbest piyasada düşmesinin kısmen etkisi olduğunu belirten Bayraktar, "Temel anlamda müdahale alımları yapan kurumun fındığı piyasaya sürüp sürmemesinden kaynaklıdır. Şöyle ki, müdahale alımına kurum müdahale alımı yaptığı sene içerisinde fındığı tekrar piyasaya süreceğini söylüyor. Dolayısıyla pazarda piyasayı oluşturan aktörlerin 3-5 ay sonra fındık bulamama gibi bir derdi olmuyor. Maalesef böyle olunca da ürünün piyasaya daha hızlı indiği süreçte daha ucuza alma gibi bir çaba içerisine giriyor. Eğer piyasadan ucuz fiyata istediği kadar fındık alamazsa biliyor ki,  sezonun ikinci yarısında ya da ortasında müdahale kurumundan fındık alma şansı var. Bu durum serbest piyasada fiyatların düşmesinde ciddi bir etkendir. Müdahale kurumunun sezon içerisinde aldığı ürünü tekrar aynı yolla piyasaya süreceğini söylemesi ciddi bir etken. Bir de suçlamak için değil, tespit için söylüyorum ki 2009 yılından beri devlet kendi tekelindeki fındığı yurt dışındaki bir firmaya bıraktı. Onlar istediği gibi fiyat belirliyor. Bakın devlet fiyatı 17 liradan açıkladı, piyasa 15,5 liradan açıldı ama üç günde fındık fiyatı 13,5 liraya düştü. Bunu arz, taleple, pazara çok fındık inmesiyle açıklamak, izah etmek, irtibatlandırmak çok doğru değildir" diye konuştu.

Editör: TE Bilisim